Güncel

PEŞTAMAL DEYİP GEÇMEYİNİZ…

Orta yaş ve üzeri Kuşadalılar hatırlarlar. Özellikle rençberlik kesimindeki Kuşadalı kadınların büyük bir bölümü neredeyse 70’li yılların ortalarına kadar çarşıya giderlerken mutlaka peştamal kuşanırlardı.

Kuşadası’na özgüydü peştemallar. Ana renk kırmızı-beyaz, aralarda da siyah veya kahverengi çizgileri olurdu. Oysa... Seyyahların anlatımlarına göre ise 1800’lerin başına kadar Kuşadalı kadınlar bildiğimiz siyah kara çarşaf giyerlermiş. Daha sonra değişmiş. Nedeni ise, Kuşadası’nda yaşayan Rumlar. 1821 Mora İsyanından sonra Yunanlılarda milliyetçilik akımı hızla yayılmış. Bu akım öyle bir noktaya sirayet etmiş ki, giyim-kuşama yansımış. Türklerle bir arada yaşayan Rum kökenli kadınlar, Türk kadınları gibi siyah örtüler kullanırlarken birden belden aşağısı mavi, belden yukarısı ise beyaz olan peştamallar kullanmaya başlamışlar. Sebebi: yaşadıkları toplum içerisinde Yunan kökenli olduklarını vurgulamak istemeleri imiş. Her tarafa yayılmış. Mavi-beyaz peştamallar Rum kadınının milli giysisi olmuş adeta. Bu karşılıksız kalır mı? Türk kadınları da siyah çarşafları çıkarıp, Türk bayrağını çağrıştıran kırmızı-beyaz peştamalları giymeye başlamışlar. Yani… Bundan 100 yıl önce Kuşadası sokaklarında kırmızı-beyaz peştamalı görünce Türk, mavi-beyaz peştemalı görünce Rum olduğunu hemen anlayabiliyormuşsunuz. Kuşadası’nda siyah peştamalı kimler giymeye devam etmiş? Sadece Ermeni kökenli kadınlar… Fotoğraf Amerikalı fotoğrafçı John Cushman'a ait. 1965 yılı. SEDAT ONAR’ın KALEMİNDEN